
Hedef Gruplar
Politikacılar
Politika yapıcılar önyargılı olabilirler, aşırılık yanlısı veya popülist eğilimlere sahip olabilirler. Projemiz, aşağıdaki AB kurumlarını, ajanslarını, Üye Devlet temsilciliklerini ve ulusal makamları hedef alarak, göç ve güvenlik alanlarında yapıcı bir tartışmayı kolaylaştırmayı amaçlamaktadır. Bu hedef gruplar gelecekteki politikaların tasarlanmasında saha deneyimine güvenerek kanıta ve danışmaya dayalı politikalar oluşturmaya çabalarken bu projeden yararlanabilirler.
Avrupa Komisyonu
Avrupa Komisyonu AB’nin göç politikasını (Düzenli ve düzensiz göç, entegrasyon ve geri kabul anlaşmaları) denetleme fonksiyonunu yürütür. Ayrı olarak, katılım müzakerelerinin ilerlemesini değerlendirir. Bunu yaparken, Avrupa Komisyonu’nun, vatandaşları yakından dinlemesi ve Komisyonun regülasyon gündemi doğrultusunda maksimum sayıda paydaşla etkileşime girmesi gerekir. Komisyon, daha şeffaf, hesap verebilir ve etkili olma arayışında, halkla istişarelerde bulunarak yol haritaları, etki değerlendirmeleri ve yasa teklifleri hakkında vatandaşlardan düzenli olarak geri bildirim ister. Projemiz, Göç ve İçişleri Genel Müdürlüğü (DG HOME) ve Komşuluk ve Genişleme Müzakereleri Genel Müdürlüğü (DG NEAR) başta olmak üzere Avrupa Komisyonu’ndan uzmanları hedef alarak, AB ve Türkiye’deki STK’lar ile Avrupa Komisyonu arasında göç ve genişleme alanında işbirliği yollarını artırmayı amaçlamaktadır.
Avrupa Parlamentosu
Avrupa Parlamentosu, eş yasama organı olarak düzenli ve düzensiz göçle ilgili yeni yasaların çıkarılmasında aktif olarak yer almaktadır. Dahası, Avrupa Parlamentosu AB’ye yeni bir katılıma onay verirken, katılım sürecinin mali yönleri üzerinde önemli bir söz sahibi olmalıdır. Avrupa Parlamentosu AB’nin Ortak Dış ve Güvenlik Politikasını (CFSP) incelerken, yapısını ve ölçeğini bütçe yetkileri aracılığıyla şekillendirmektedir. AB’nin dış faaliyetlerini sürdüren AB finansal araçlarının dengesini kontrol etmektedir. Projemiz, Türkiye-AB Dostluk Grubu Başkanı, Dışişleri Komitesi (AFET) Başkanı, Avrupa Parlamentosu Sivil Özgürlükler Komitesi (LIBE) Başkanı ve Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörü’nün hedef aldığı projemiz, yerel ve Avrupalı sivil toplum temsilcilerini AB politika yapıcılarıyla bir araya getirirken, Göç ve Güvenlik alanında Avrupa Parlamentosu’ndaki politika tartışmalarının ilerlemesine yardımcı olacaktır.
Avrupa Dış İlişkiler Servisi
Avrupa Dış İlişkiler Servisi (EEAS), AB Üye Devletleri’nin savunma, güvenlik ve dış politika tepkilerini koordine eder. Hedef grubumuzda, Türkiye Masası Sorumlusu ve AB Türkiye Delegasyonu’ndaki ana irtibatlar da dahil olmak üzere AB-Türkiye ilişkileri konusunda uzmanlar yer alacak. Projemiz, EEAS’nin hem Türkiye’de hem de AB’de savunma ve güvenlik alanındaki yerel ve uluslararası aktörlere erişimini genişletmesine yardımcı olacaktır.
AB Ajansları
Benzer şekilde, Avrupa Sınır ve Sahil Güvenlik Güvenlik Ajansı (FRONTEX), Avrupa İltica Destek Ofisi (EASO) ve European Savunma Ajansı (EDA) gibi AB ajansları, dış sınırların yönetimine ilişkin AB tedbirlerinin uygulanmasını kolaylaştıran, özellikle Ortak Avrupa’nın uygulanması söz konusu olduğunda, AB Üye Devletleri arasında iltica ile ilgili konularda pratik işbirliğini geliştiren önemli aktörlerdir. İltica Sistemi ve Ortak Güvenlik ve Savunma Politikaları içinde AB Üye Devletleri arasında entegrasyonun desteklenmesi, AB politikalarının uygulanmasına katkıda bulunmak veya belirli görevleri yerine getirmek için, bu kurumlar Avrupa ve uluslararası düzeyde diyaloğu kolaylaştırmak için farklı çıkar gruplarını bir araya getirmektedir. Projemiz, özellikle sivil toplum temsilcilerinin katılımını artırarak bu diyalog mekanizmalarını güçlendirmeyi amaçlamaktadır.
AB Üye Devletleri ve Türkiye’nin Birliğe, ulusal parlamentolara ve ulusal makamlara Daimi Temsilcilikleri
Göç ve iltica, Avrupa Birliği ve Üye Devletleri tarafından paylaşılan ortak bir sorun olduğundan, AB Üye Devletleri üçüncü dünya ülkelerinden iş aramak için gelen kişilerin kabul hacimlerini belirleme hakkını elinde tutar. AB Üye Devletleri, katılım müzakereleri konusunda son sözü söylemekle birlikte, Birlik dışında sivil misyonlar veya askeri operasyonlar başlatmaya oybirliğiyle karar verebilirler. Projemiz, AB üye ülkelerinin daimi temsilciliklerinin yanı sıra Türkiye’nin Avrupa Birliği Daimi Temsilciliği’ni, ulusal parlamentoları, göç ve güvenlik politikaları konusunda yetkin ulusal otoriteleri hedef alarak, sivil toplum temsilcileri ile politika yapıcılar arasındaki diyaloğu güçlendirmeyi amaçlamaktadır. Bu hedef grup, sivil toplum sektöründen artan etkileşim ve geri bildirimler ve kısa vadeli çıkarlar yerine uzun vadeli bir vizyona dayalı göç alanında politika oluşturma konusunda daha fazla katılım sağlayarak projemizden de yararlanabilir.
Sivil Toplum Organizasyonları (STKlar)
Göç ve güvenlik alanında çalışan sivil toplum örgütleriyle daha önce yaptığımız istişareler sırasında, Türkiye’deki sivil toplum örgütlerinin genellikle ulusal ve AB düzeyinde politika tartışmalarını yakalayacak ve katkıda bulunacak kapasiteye sahip olmadığı konusunda bilgilendirildik. Aynı durum, göç ve güvenlik gibi konular söz konusu olduğunda genellikle içeriden bilgi veya saha deneyimi olmayan AB’deki sivil toplum örgütleri için de geçerlidir. Mülteci haklarını savunan STKları hedef alarak, felaketleri hafifletmek için mücadele ederek veya ortak bir barış alanını desteklemek için AB ile komşuları arasında yapıcı bir diyalog çağrısında bulunarak, onları yeterli araçlar, kavramlar ve en son teknolojiyle donatacağız, böylece ek ihtiyaçları vurgularken etkili bir şekilde savunabileceklerdir. Ayrıca, diğer STK’ların projemizin ortak sahibi olmalarını, günümüzde ve gelecekte katkıda bulunmalarını amaçlamaktayız.
Akademi
Akademik sektör, en son politik gelişmeler hakkında güncel bilgilere ve göç ve güvenlik politikaları hakkında genel söylemlerde bulunma ihtiyacı duymaktadır. Ayrıca, politika önerilerini politika yapıcılara veya daha geniş halka iletmek isteyebilirler. Bu nedenle Belçika ve Türk üniversitelerinden akademisyenlerin katılımı, öğrencilerle beraber projemizin başarısı için vazgeçilmezdir. Göç ve Güvenlik konularını daha anlaşılır ve görünür hale getirirken, önemli zorluklara dikkatlerini çekebilirsek, sağlıklı göç politikalarının, barışçıl dış politika girişimlerinin ve mülteciler konusunda popülizmden uzak kamusal söylemlerin ömür boyu savunucusu olabilirler.
Avrupa ve Türk Medyası
Göçle ilgili olumsuz söylemler medyada yaygındır ve kamuoyu algılarını olumsuz etkileme riski taşır. Benzer şekilde, güvenlik sorunlarıyla ilgili medyada yer alan haberler, genellikle büyük resmi dikkate almamak için tek taraflı olma eğilimindedir. Ne yazık ki, medya haberleri gerçeklikten koptukça, daha fazla tıklama almak gibi ticari nedenlerle, medya ortamı sahte haberler ve dezenformasyon ile lekelenmiştir. Euronews, EUobserver, Euractiv, EU Reporter, Voxeurop, Parliament Magazine, EU Today, AB Political Report gibi AB medya kuruluşlarının yanı sıra Belçikalı Le Soir ve l’Echo, Fransız France 24, RFI ve l’OBS, İngiliz Reuters ve The Times, Alman Deutsche Welle gibi ulusal medya kuruluşlarını hedef alan projemiz, Avrupa medyasındaki bu olumsuz eğilimlere karşı koymayı amaçlamaktadır. Ayrıca Hürriyet, Milliyet, Duvar gibi Türk medyalarını, Hürriyet Daily News ve Daily Sabah gibi İngilizce dilinde haber yapan Türk medyalarını ve Euronews Türkçe, Deutsche Welle Türkçe, BBC Türkçe gibi Türkçe haber yapan uluslararası medyayı da hedef alacağız. Türk medya mecralarında tarafsız ve bağımsız haber üretmek amacıyla Facebook, Instagram, Twitter ve LinkedIn gibi sosyal medya kanallarını da kullanarak kamuoyunda oluşan olumsuz algıyı değiştirmeyi amaçlamaktayız.
Kamuoyu
AB ve Türkiye vatandaşları, sınırlarda yaşanan insani felaketlerin yeterince farkında değil. Sığınmacılara karşı genellikle yanlış bir şekilde ekonomik göçmenler olarak algılanan kamusal bir önyargı vardır. AB Üye Devletleri’nde popülizm ve yabancı düşmanlığının artmasıyla durum daha da şiddetlenmektedir. Projemiz, mültecilerle ilgili yanlış algılara ve dezenformasyonlara karşı koymayı ve Avrupa toplumlarına getirebilecekleri potansiyel faydaları vurgulamayı amaçlayacaktır. Benzer şekilde, kamuoyu güvenlik konularında güvenilir ve objektif bilgilerden yoksunken, güvenlik konularında medyada yer alan haberler tek taraflı olma eğilimindedir. Bu nedenle projemiz, AB ve Türkiye’de halka yaygınlaştırılacak olan faaliyetlerimiz boyunca kanıta dayalı, objektif ve doğruya dayalı bilgi sağlamada büyük bir etki yaratabilir. Nihayetinde, AB ve Türkiye vatandaşları göç sorunuyla yüzleşmek ve ortak bir barış, güvenlik ve refah alanı oluşturmak için daha büyük bir işbirliğinden yararlanacaklardır.
Sığınmacılar
STK’ların yanı sıra, nihai yararlanıcılar, artan politika diyaloğu ve işbirliği sonrasında daha iyi koruma ve entegrasyondan yararlanabilecek sığınmacıları içerebilir. Kotalar, sıcak noktalar, sınır kontrolleri, mali yardım, geri kabul, iltica, kurtarma görevleri vb.




